Açık kalan telefon, cinayetin fitilini ateşledi… Tüyler ürperten ayrıntıları iddianamede ortaya çıktı
Samsun’da 6 Mayıs günü boşanma aşamasındaki eşi Saadet Çay’ı (43) öldüren Adem Çay (48) ile ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı.
Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, cinayetten iki saat önce Adem Çay’ın eşini telefondan görüntülü arayarak kafasına silah dayayıp intihar edeceğini ve son bir kez çocuklarını görmek istediğini, bunun üzerine eşinin de iki çocuğu ve sevgilisi olduğu ileri sürülen Barış Deniz Tiryaki ile birlikte Adem’in yanına gittikleri belirtildi.
Adem’in kaldığı depoya gittikten 10 dakika sonra çocukları Beren ile Boran’ın buradan ayrıldıkları, kadın ile sevgilisi ve sanığın burada bir süre konuştukları, olay yerini gören kamera kayıtları incelendiğinde Barış Deniz Tiryaki’nin binadan hızla çıkıp devriye gezen mahalle bekçilerinin yanına giderek Adem’in eşini rehin aldığı ihbarında bulunduğu ifade edildi.
Depoya giden güvenlik güçlerinin Saadet Çay’ın cansız bedeniyle karşılaşması üzerine kocası Adem’in gözaltına alındığı bildirildi.
Adem'in, eşi Saadet'i aralarındaki boşanmadan kaynaklı anlaşmazlıkları konuşurken bir anlık öfkeyle öldürdüğü vurgulandı.
"ALDATMAYLA İLGİLİ TARTIŞTILAR BEN KAÇTIM"
Kadının sevgilisi olduğu ileri sürülen Barış Deniz Tiryaki ifadesinde, “Adem ve Saadet boşanma süreci ve evliliklerindeki aldatma iddialarıyla ilgili birbirlerini suçlayarak tartıştı. Saadet, Adem'e ‘Git biraz kafanı dinle, çocuklarla vakit geçir, istersen beraber de gidebiliriz’ dedi. Adem de ‘Birlikte çıkalım, ben de çocukları göreyim’ dedi. Adem tuvalete gitti. Silahın doldur boşalt sesini duyunca korktum ve dışarı kaçarak sokaktaki bekçilere Saadet’in rehin alındığını haber verdim” dedi.
"TELEFON AÇIK KALINCA BENİ ALDATTIĞINI ÖĞRENDİM"
Katil zanlısı Adem Çay savcıya verdiği ifadesinde, “Eşimle anlaşmalı boşanma kararı aldık. Tapusu bana ait yazlığın tapusunu da eşime verdim. Eşim çocuklarımla kaldığımız evde kalınca ben bir depoda yaşamaya başladım. İki ay önce boşanmayla ilgili telefonda konuştuk. Görüşme bitince eşim telefonu kapatmayı unuttu. Ortam konuşmalarında eşim bazen ‘Barış’ bazen de ‘Aşkım’ diye hitap ettiği kişiye, ‘Sen merak etme, biz Adem'e para yedirmeyiz, onun bütün mallarını yavaş yavaş alacağız’ diyordu. Yanındaki kişi de bu konuşmaları onaylıyordu. Bu kişi Barış Deniz Tiryaki’dir. Ben de eşimin sevgilisi olduğunu, beni aldattığı için boşanmak istediğine kanaat getirince anlaşmalı boşanmaktan vazgeçtim. Dava çekişmeli olunca tartışmalarımız büyüdü. Beni aldattığı için yazlığın tapusunu bana geri verirse boşanabileceğimi söyledim” dedi.
"ÖNCE BANA ÇARPTILAR SONRA SARMAŞ DOLAŞ GEZDİLER"
Bir ay sonra yolda karşıdan karşıya geçerken bir aracın üzerine doğru gelerek kendisine çarptığını belirten Çay, “Ön koltukta eşim oturuyordu. Aracı kullanan erkek şahıs camdan kafasını çıkarıp bana, ‘Seni öldüreceğim’ dedi. Ben de plakasını alıp şikâyetçi oldum. Bu kişinin eşimle gönül ilişkisi yaşayan Barış Deniz Tiryaki olduğunu öğrendim. Barış ve Saadet beni anlaşmalı boşanmaya ikna etmek için 10 kez aradı ve boşanmadığım taktirde beni öldüreceklerini söylediler. Bu tehditlerle ilgili de savcılığa şikâyette bulundum. Bir süre sonra bu kez Ellialtılar Caddesi'nde araç içinde ikisini samimi sarmaş dolaş gördüm. Araç durunca yanlarına gittim ve Saadet’in evli olduğunu, benimle boşanmadan evli, çocuklu bir kadının bu şekilde dolaşmasının doğru olmadığını söyleyince Barış Deniz Tiryaki belindeki tabanca ile, eşim de elleriyle beni darp ettiler. Bununla ilgili de karakola giderek şikayetçi oldum” dedi.
"BENİ DÖVMEYE BAŞLADILAR, KENDİMİ SAVUNDUM"
Olay günü telefonundaki eşine ait fotoğrafları eşine gönderdiğini, sonra da arayıp konuştuğunu belirten Adem Çay, “Bir süre konuştuktan sonra eşim, oğlum ve eşimin sevgilisi kaldığım depoya geldi. Eşim oğlumu eve gönderdi, sonra konuştuk. Anlaşmalı boşanmayı kabul etmeyince sevgilisi Barış üzerindeki silahı çıkarıp bana, ‘boşanacaksın lan’ dedi.
Barış bana tekme attı, eşim de elleriyle beni darp edince raftaki silahı alıp ikisini de korkutmak istedim. Arbede çıkınca silah patladı, kesinlikle öldürme kastım yoktu. Eşim beni aldattığı için girdiğim bunalım sonucu alkollüydüm. Gözümü açtığımda nezarethanedeydim. Ele geçen intihar mektubunu da 7 ay önce yazmıştım. Çok bunalmıştım” dedi.
İddianamede sanığın eşini kasten öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi. Çay’ın yargılanmasına önümüzdeki günlerde Samsun Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanacak.